Üretimde kullanılacak temel hammaddenin minimum %50 oranında Köy Kooperatiflerine ait olması yerli üretimi destekleyeceği gibi okul yemeklerinde kullanılan malzemenin de kalitesini arttıracaktır.

Hem anne babaların hem de eğitimcilerin önemli gündemlerinden biri de çocukların okulda aldığı beslenme ve yemek hizmetidir. Söz konusu yemek olduğunda çocukların tükettikleri besinlerin kaynağı ve üretim sürecinde kullanılan ürünler büyük önem taşımaktadır.

Okul yemeklerinde velilerin ve yöneticilerin belirli bir kısmı yanlış noktaya yoğunlaşmaktadır. Eğitim-öğretim yılı boyunca veliler kendi çocuklarının beslenme alışkanlıklarını yüksek sesle anlatmaya çalışarak tüm yapıyı kendi yemek yeme düzenine çekmeye çalışmak gibi imkânsız bir hedef seçerken, yöneticilerin bir kısmı ise çeşitlilik ve otelcilik hizmetine dikkatini vermektedir.

Odaklanılması gereken en önemli husus kullanılan hammaddenin kalitesi

Okullarda verilen yemek hizmetinde, geleceğimizin teminatı çocuklarımız için tüm tarafların odaklanması gereken en önemli husus hammaddedir. Kullanılan hammadde üzerinden ilerlenerek maksimum öğrencinin tüketeceği sadelikte ve besin değeri yüksek “yeni nesil beslenme alışkanlıklarına uyarlanmış hizmet” öncelikli amacımız olmalıdır.

Pişirme yönteminde, menü tercihinde, porsiyon miktarında ve lezzette yapılacak hatalar en fazla bir öğünlük riskler içerirken; hammadde kullanımındaki hatalar çocuklarımızın ortalama 14-18 yıllık eğitim hayatında tüm yaşamı boyunca taşıyacağı ve telafisi zor olan hatalara sebebiyet verir. Bu nedenle okul yemeklerinde kanun ve kurallarla korunması gereken en önemli konu hammadde tedarik kuralları olmalıdır. 18 yaşından küçük yaş grubundaki çocukların okulda aldığı beslenme hizmetinde kişisel tercihlerden ziyade, net bir şekilde kanun ve kurallarla ilerlemek gerekmektedir.

Günümüzde gıdada marka kontrolüyle ilerlemek yanıltıcı olabilir. Bir ürünün menşei, içeriği ve olması gereken standartları hakkında artık tüm tüketicilerin temel bilgilerinin olması ve bu bilgileri mutlaka kontrol etmesi gereken bir süreçten geçiyoruz. Dolayısıyla okul yemeklerinde Köy Kooperatifleri ile birlikte yapılacak temel hammadde (et, salça, yağ, süt ürünleri) kullanımında getirilecek zorunluluk düzenlemesi tüm riskleri azaltacaktır.

Hammaddeye ulaşmak büyük ve zorlu bir operasyon

Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın yetişmesinde, özenle seçilmiş kaliteli malzemeyi üst düzey hijyenik üretim koşullarında lezzetli öğünlere dönüştürerek, beslenmenin en önemli kriterlerinden biri olan kaliteli hammaddeye ulaşmak ve alışagelmiş tedarik zinciri dışında lojistiğini sağlamak oldukça meşakkatli bir süreç.

Evdeki mutfaklarımıza kaliteli bir ürün almak ya da dışarda bir şeyler yemek söz konusu olduğunda, bireylerin doğru ürünü elde etmek için harcadıkları çaba düşünüldüğünde, yüzlerce çocuğun toplu beslenmesinde kullanılan hammaddeye ulaşmanın ne denli büyük ve zorlu bir operasyon olduğu gerçeği de öne çıkmaktadır.

Mahsullerin ekim zamanından nihai tüketiciye ulaştığı zamana kadar olan tüm süreçleri planlamak oldukça güç olsa da, sonuçlarına tanık olmak ve başarılı bir şekilde öğrencilere ulaştığını görmek son derece tatmin edici bir duygu. İçinde bulunduğumuz bu durum keyifli ve faydalı bir yolculukta olduğunuz hissini yaşatıyor.

Köy Kooperatifleri ile yapılan çalışmalar yerel üreticiyi destekliyor

Köy Kooperatifleri ve yerel üreticilerle yapılan çalışmalar hem kaliteli hammadde kullanımını hem de yerel üreticiyi destekleyecektir. Bu durum tüm taraflarıyla bir ‘Kalkınma ve Sağlıklı Beslenme Planı’ olarak düşünülmeli, kanun ve kurallar sivil toplum örgütlerince onaylanmalıdır. Bir günlük okul yemeğinden yararlanan öğrenci sayısı için kullanılan hammadde miktarının büyüklüğü düşünüldüğünde bu yaklaşımın ne denli önemli ve gecikmiş bir karar olduğu görülecektir. Bu karar; kırsala gelir aktarımıyla kırsal kalkınma, işlenmiş ürünün metropollere gönderilmesiyle atık yönetimi ve köylerde istihdam gibi onlarca ekonomik ve sosyal sonuçları kapsamaktadır.